Eğilmez şunları söyledi:
“Asgari ücret ve ücret. Asgari ücret arttırdığın zaman öbür ücretler de ister istemez artıyor. Aksi takdirde herkes asgari ücrete gelmiş gibi oluyor. Ücretlere genel olarak bakmak lazım. Burada iki görüş var birincisi ücret artışları enflasyona neden olur, ikincisi neden olmaz. Niye neden olmaz diyorlar. Onu biraz incelediğimiz zaman şöyle bir şey var. Yani yılın başında 100 lira olan bir ücret gelir 100 lirayken eğer yüzde 50 enflasyon varsa ve bu kişinin ücreti 50 liraya düştüyse satın alma gücü, sen buna 50 ilave edip tekrar 100’e çıkardığın zaman bu enflasyonist bir etki yaratmaz. Çünkü yılbaşında da satın alma gücü oydu. Tekrar aynı satın alma gücünü vermiş oluyoruz. Bir görüş bu ama öyle bile olsa bu bir enflasyonist baskı yaratabiliyor.
İki neden de birincisi bir kere ücretli sayısı artıyor, yani istihdam edilen kişi sayısı artıyor vesaire. İkincisi de o kaybettiğiyle satın alma gücü kaybolurken yeniden bir satın alma gücü vermiş oluyorsun fakat bütün bunlar bir yana yani kişilere bunu diyemezsin yani sen bunu kaybettin ama kusura bakma biz enflasyonu düşüreceğiz diye, o kaybolan satın alma gücünün verilmesi lazım. IMF’in bunu demesine ben bir şey diyemiyorum çünkü bu bir enflasyonla mücadele politikasının bir parçası ama eğer bütün diğer parçalar yapılıyorsa. Ve yapısal reformlara girişilmiş birtakım adımlar atılmışsa o zaman bunu kabul ettirmen mümkün. Ama hiçbir şey yapmıyorsan sadece ücretler üzerinden giderek faizi arttırıp bir de ücretleri düşük tutarak enflasyonu düşürmeye kalkıyorsan o zaman ücretli isyan ediyor, haklı. Buna diyecek hiçbir şey yok yani evet ücretler enflasyonu arttırabilir ama ücretleri arttırmamak da insanlığa aykırı yani çok net bir şey bu”.
patronlardunyasi.com